Ben işten çıkıp yola düştüğümde hamamların ismini karıştırıp Sultanahmet hamamına girdim. Fırsat sitesinden aldığımı söyledim. Hemen bana sabun, kese ve çamaşır verip soyunma bölümüne girmemi söylediler. Derhal denileni yaptım. Hamama indiğimde ise annemi bulamadım. Tekrar çıkıp annemi aradığımda yanlış geldiğimi öğrendim. Tekrardan bana verilen hediyeleri de alıp yola koyuldum.
Fakat hamamı birtürlü bulamıyordum. Tellak dahil hamamda kim varsa telefonla konuşup yolu buldum. Yine mi yanlış geldim diye düşünüp hamama kıyafetlerimle girdiğimde yaklaşık 15 çıplak kadının beni görünce alkışlamaları ile 'haydi soyun da gel' demeleri ile hamam ortamına ayak uydurmaya başladım.
Mayo ile bile plaja indiğimizdeki tedirginlik çıplak bedende yoktu. Ya herkesin çıplak oluşundan ya da herkesin kendi derdine düştüğünden.
Tellak hanımla tanıştığımda bir tedirginlik oldu ama o kadar işlerindeydiler ki bir makina beni yıkasa anca bu kadar olur.
Sıra kese bölümüne geldiğinde gerilim iyice arttı zira dökülen derilerimi temizlemeye kalktıkça tellak sinirlendi.
Patron oydu ben de kurala uymak zorundaydım. Tellakla her yere elele gitmemiz de ilginç geldi bana . Ama ne yalan söyleyeyim hoşuma da gitti. Kendimi prenses gibi hissettim. İyice mayışmış saçım yıkanırken gelen gazozum, kadınların şarkıları sanki Süleymanın haremine çıkıcakmışım gibi hissettirdi.
Bu sırada beni bekleyen annem yağda kızarmış beklemeye bırakılmış gibi kızarmış ve buruşmuştu.
Sefa bitip hamamı gezdiğimde harem odası, güzellleşme odası, olduğunu gördüm.
Kızlar burada hazırlanıp hareme gidiyolarmış. O zamana göre bile olsa eğlenceli geldi bana.
Hamam hakkaten çok iyi hissettirdi kendimi bana, tenimi tanıyamadım fakat asla eve uzak bu aktiviteye katılmayın derim. Zira verdiği mayışıklık o kadar güzel ki canınız uyku çekiyor.
Eskilerin bizim kullandığımız kozmetiğin çeyreğini kullanmadan güzelleşmelerinin sebebini çok iyi anladım.
Bence gidin ama eve yakın olanından seçin...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder