Küçük beyaz yalanlar söylediğimizde, bir yandan da mutlu oluruz. Sevdiklerimizi kırmadığımızı düşünürüz. Ben de kullandım bu beyazlardan. Malesef sonunda üzülen ben oldum. Büyüğü, küçüğü olmazmış, öyle dediler. Bir defa olunca inanmadılar, hep yalan söylediğimi düşündüler. Söylediğim insan kırılmasın derken, kırılan bükülen hep ben oldum. Hele ki küçük bir olaysa, bunun için söyleyen, kim bilir daha neler için söylüyordur dediler...
Söylemeyin, bırakın kırılsınlar. Yalan tuhaf bir şey, kullanmayın. Kendinizi alıştırmayın.
Artık yalan söylemiyorum ben. Kırılsınlar diyorum. Beni düşünmeyeni, ben de düşünmüyorum. Biraz geç oldu tabi bunu anlamam, ama olsun. Karşımdaki insan, söylediğim yalanı çok hassas bir konuda kullandığımı bildiği halde, beni yalancılıkla suçluyorsa, ben de bunun altında bir şey ararım tabi. İnsan kusurlu bir varlıktır. Bunu hepimiz biliriz. Hepimizi deştiğimiz zaman bin bir türlü huy çıkar, ama yalnız kalmamak için idare ederiz birbirimizi. Tek bir yalanla birbirimizi silebiliyorsak, ne kadar sevilmişiz onu da tartmak lazım tabii.
Ben kusursuz biri olmadım bu hayatta, ama kusurlarım da fazla ortalıkta. Yapılan hataları çok çabuk eksiden artıya çevirenlerden de olmadım. Bu farklı bir beceri.
Altından kalkamayacaksanız hiç girmeyin. Çekeceğiniz yüke değmez!!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder