4 Aralık 2014 Perşembe

Fındığım

Fındık'la son iş günümde rastlaştık yoğurt kutusunda geldi , kendisinden genç sağlıklı birde kardeşi vardı o mahallemizce sahiplendirildi.
Fındık geldiğinde eve bitkindi yıkandı pirelerden temizlendi ve yemek yemeden 3 gün boyunca sadece uyudu . Odamda karşı yatağımda sessiz bir arkadaştı bana. Uyandığında ise doktor yolu gözüktü.
Mallemizin veterineri Ardıç dalı'na götürdüm. Ahmet bey eskiden beri sülalemizin doktoruydu.Fakat yanlış koyduğu teşhiş verdiği yanlış ilaçlar ile beni şok etti. Fındığın gözü yerinden çıkıcak durumuna geldi. Hergün rutin götürüyodum Fındığı son götürdüğm gün 'yemek yedimi?'dedi Ahmet bey 'elbette' dedi'dedim yemese imiş gözü dikicekmiş göz kapaklarından . Gözü almayı düşünmüş fakat çok ufak olduğu için narkozu kaldıramaz ölür diye alamazmış
'Yarın aç getir gözü dikelim' dedi ayrıldım sabah aç karnına baktım Fındığa bunu ona yapamazdım içime sinmemişti birşey. Fındığın resmini gören Reyhan hanım bana Murat şaroğlu'ndan bahsetti. 'Veteriner Göz merkezi koşuyolunda git 'dedi . Aradım randevusu alındı. Gitmeye bir gün kala kendini temizlerken gözünü kanattı ciddi bir kriz geçirdi. Sabahı sabah ettikten sonra yağmurlu bir salı günü yola düştük . Fındık toplu taşımada gözbebeği idi minibuste para konulan yerde kutusuyla bakınıyordu. Uzanan elleri koklayıp bana bakıyordu. Sarı dolmuşlar ise Fındığın bulunduğu kaptan dolayı çift kişilik para istendi.Tatsızlık çıkarmadım ama '5 kişi olmadan kalkmam' diyince ' e bir kişi yanımda' dememezlikte edemedim. Taksiler hiç almadı küfür ettim. Yoluda bulamadım 1.5 saat geç gittik . Bunca yorgunluğa rağmen sımsıcak yüzler karşıladı bizi. Ameliyat olucaklar , kontrole gelenler farklı farklı hikayeler vardı. Fındığa ameliyat tehşisi konuldu hemde hemen. 'gözü mü dikicek?, ama karnı tok nasıl ameliyat olur, masada kalmasın çok ufak' gibi sorularıma sabırla cevap verdiler Murat bey ve ekini .Fındık ameliyata hazırlanırken unuttuğum işin maddi kısmına geldi sıra. Ben söylemeden yapılan çok güzel bir indirimle ameliyat oldu Fındık.Yarı baygın kutusu ile geldi her saat ulaşabiliceğim bir telefonda verdiler. Panikliğimden ötürü çok sefer sorular, resimler yolladım anında cevap verdiler.Fındığın kafasında plastikten koruması ile yanımda yatması en zoruydu . En sevdiği şey boynumda yatmaktı ama koca plastiğe sarılıp yatıyordum . Üstelik yemek yiyip gelmişse mamadan bende nasipleniyordum. Yemeği kaşıkla yedirmeye çalışıyodum, suyu yüksek yerlere koyuyordum. Yüzü kaşındığında ayağıyla plastiği kaşıyordu hemen ben kaşıyordum yanaklarını ben kaşıdıkça oda ayakları ile plastiği kaşımaya devam ettiriyodu. Alışmıştık nerdeyse 1ayı geçmişti.Son kontrolde plastik çıkınca onun kadar bende  sevindim . O gün tok olmasaydı bambaşka olucaktı Fındığın hayatı . Reyhan hanıma , Murat bey'e ne desem ne yapsam az. 2 hafta sonra bir operasyona daha giricek Fındık . O zaman dahada yakışıklı olucak prensim . Kimseye güvenmeyin demiyorum ama doktor konusunda biraz dikkatli olmak şart imiş . Murat beyin bekleme salonunda çoğu hasta ilk kendi veterinerlerine gitmiş iş ilerleyince gittikleri doktorun tavsiyesi ile Murat bey'e gelmişlerdi. Baştan 'yapamıcaklarını'söyleseler bu insanları kaybetmezlerdi . Ama malesef bundan sonra 'Allah bir' dese bende inanmıcam Ahmet bey'e 
Bazı şeylerin dönüşü olmuyor hele sağlık konusunda . Bu kadar isim vererek yazmamın sebebi Ahmet bey'in başka hastalarada koyduğu yanlış tehşislerden dolayı kendimce bir ses duyurma
Bir doktorun ilk görevi ne olursa olsun kirayı nasıl çıkartırım olmamalıdır.lütfen gözünüzü açın. Fındık bile açtı